DİZ EKLEMİNİN KİREÇLENMESİ (GONARTROZ)
Diz eklemi kireçlenmesi (Gonartroz) oldukça sık görülen ve ortopedi polikliniklerine en sık başvuru sebebi olan diz eklemi hastalığıdır. Halk arasında kireçlenme olarak bilinen bu hastalığın temeli eklem kıkırdağının aşınmasıdır. Başlangıcı sadece eklem kıkırdağında aşınma şeklinde iken zamanla eklem ve eklem çevresindeki bütün yapılarda bozulmaya neden olur. Sonuç olarak ağrılı, hareket kapasitesi azalmış, sertleşmiş ve deforme olmuş bir diz eklemi ile karşı karşıya kalınır.
İki Tip Gonartroz Vardır:
- Primer (Birincil) Gonartroz:Birincil Gonartroz travma ya da hazırlayıcı eklem hastalığına bağlı olmadan, genelde 50’li yaşlarda belirti veren, yavaş ilerleyen ve en sık görülen Gonartroz tipidir. Bu tip Gonartroz’un oluşumunu belirleyen en temel faktör kişinin yaşı yani yaşlanmadır. Bireyin genetik yapısından kaynaklanan kıkırdak dayanıklılığı ne kadar iyi ise kişi; yıllar geçmesine rağmen Gonartroz oluşmasına karşı korunaklıdır. Bu tip Gonartroz oluşumunu engellemek için kontrol edilebilecek tek faktör kilodur. Kilo kontrolü ve genetik sağlamlılık ile kişi ömrü boyunca Gonartroz sorunu ile karşılaşmayabilir.
- Sekonder (İkincil) Gonartroz:Kişide ikincil Gonartroz’u başlatan ve ilerlemesinden sorumlu olan hastalık ya da travma hikayesi vardır (kırık eklem içi, menisküs-bağ yaralanması, romatolojik hastalıklar, gut, geçirilmiş enfeksiyon ve eklem deformitesi vb.). Bu tip Gonartroz’da genetik koruma kalkanı yoktur. Her yaşta oluşabilir. Hızlı seyir gösterir ve çoğunlukla erken yaşlarda ameliyat ile tedavi gerektirir.
NASIL BELİRTİ VERİR VE BULGULARI NELERDİR?
Gonartroz’da en temel şikâyet ağrıdır. Ağrının karakteri ve şiddeti hastalığın evresine göre değişir. Hastalığın başlangıcında ağrı, uzun süre ayakta durma ve uzun mesafeli yürüme sonrasında dizde yanma ve sızlama tarzında ağrı başlar. Dizi bükme ve merdiven çıkma gibi hareketler zorlaşır ve ağrılı hale gelir. Dizi bükerek oturma-kalkma ve merdiven kullanımı sırasında dizden kaba sesler gelmeye başlar. Zamanla ve hastalığın ilerlemesi ile birlikte ağrı, çabuk yorulma ve eklem sertliği nedeniyle yürüme mesafesi gittikçe kısalır. Gece ağrıları başlar ve hastalar gece ağrısı nedeniyle uyuma güçlüğü çeker. Zaman zaman dizde sıvı toplanmasına bağlı şişme oluşur. Diz çevresindeki kaslarda zayıflama ve erime olur. Dizlerde genelde ‘O’ bacak ya da Skoda bacak denilen çarpıklaşma ve şekil bozukluğu oluşur. Son evrede ağrılı, sert, şiş ve deforme olmuş bir diz eklemi ile karşılaşılır. Hastalar gece ve gündüz devam eden ağrıdan ve yürüyememeden şikâyet eder.
GONARTROZ’DA TANI NASIL KONULUR?
Genellikle hastayı dinleyerek ve muayene ederek Gonartroz tanısı konulur. Kesin ve ayırıcı tanı, eşlik eden sorunlar, hastalığın evresinin belirlenmesi ve tedavi planı için röntgen ve kan tahlili yapılır. Hastalığın erken evrelerinde kıkırdak aşınmasını saptamak ve önlem almak için kıkırdak yapıya özgü görüntü alan MR tetkiki önemlidir. Gonartroz’un en erken tanısı kıkırdaktaki yumuşama ve şişme evresini dahi gösteren MR tetkiki ile konulur.
GONARTROZ’DA MR’IN YERİ NEDİR?
Gonartroz eklem kıkırdağı hastalığıdır. İlk değişimler eklem kıkırdağında başlar. Hastalığın başlangıç evresinde kıkırdaktaki yumuşama ve şişme evresini MR ile belirlemek mümkündür. Bu erken evrelerde gerekli önlemler alınarak hastalığın seyri büyük ölçüde değiştirilebilir. Tanısı konulan ve takibi yapılan Gonartroz hastasında aniden, alışılmışın dışında ağrının artması kemik iliği ödemi ve bununla ilişkili kemik ölümü (osteonekroz), ilave menisküs yırtığı, kıkırdak-kemik parça ayrılması, eklem zarı yangısı gibi durumlar oluşabilir. Bu sorunlar özellikle kemik iliği ödemi ve kemik ölümü erken evrede MR ile tespit edilebilir ve Gonartroz’un seyrini ve tedavi yaklaşımını önemli ölçüde değiştirir. Özellikle kemik iliği ödemi erken evrede MR ile saptandığında ve uygun tedaviye başlandığında hasta çoğunlukla iyileşir. Eğer tanı geç konulduysa ve hastaya uygun tedaviye başlanmadıysa iyileşme çok uzun süreli olabilir ya da kemik ölümü ile sonuçlanabilir. Gonartroz seyrindeki kötüleşme eğer mekanik bir diz sorununa bağlı ise ve MR ile belirlenirse artroskopik yöntemle büyük ölçüde rahatlama sağlanabilir. Sonuç olarak; MR Gonartroz’un erken evresinde daha kıkırdak sorunu başlangıcında tek tanı koydurucu görüntüleme yöntemidir. MR hastalığın seyri sırasında bazı durumları saptama, erken müdahale, tedavi ve ameliyat planı yapılmasında önemli bilgiler sağlar. Bununla birlikte her Gonartroz hastasında MR tetkiki gereksizdir ve hastanın şikâyeti ve muayene bulguları yukarıda bahsettiğimiz bazı bozuklukları işaret ediyorsa hastaya MR tetkiki yapılmalıdır.
Op. Dr. Ali YILMAZ
Ortopedi ve Travmatoloji
[liker]